Bumblebee – Karşınızda Robot E.T. – BuMesele

Bumblebee – Karşınızda Robot E.T.

Ä°lk bakışta Transformers serisinin bir yan hikayesi gibi duran Bumblebee’yi gösterime girdiÄŸi gün izledik. Filmden önce Bumblebee’nin kökeni hakkında bir hikaye izleyeceÄŸimizi düşünürken, filmin bitimiyle birlikte karşımızda bütün seriyi yeniden yaratma amacı taşıyan bir film olduÄŸunu gördük. Marvel sinematik evreninin büyük baÅŸarısının Transformers yapımcılarını fazlasıyla etkilediÄŸi ortada. Bumblebee giÅŸede umulan baÅŸarıyı elde ederse seri uzun soluklu bir yola girecek gibi görünüyor.

2007’de baÅŸlayan Transformers serisinin istisnalar hariç eleÅŸtirmenler tarafından yerden yere vurulmasının sebebi akılsız aksiyonun tavan yapmasıydı. Seride alıştığımız “daha çok robot, daha çok aksiyon” yaklaşımının aksine, Bumblebee aksiyon ve daha güçlü bir hikaye arasında denge kurmayı baÅŸarmış.

Film, yönetmen Travis Knight’ın ikinci yönetmenlik deneyimi. Knight’ın daha önce yönettiÄŸi tek film stop-motion tekniÄŸi ile çekilen animasyon filmi Kubo and the Two Strings.

Yazar Christina Hodson, film senaryosu tekniklerine kusursuz bir ÅŸekilde uyarak gayet baÅŸarılı bir hikaye ortaya çıkarmış. Ancak burada önemli bir sorun var. O da bu güzel ve duygusal hikayede yeni olan hiç bir unsur olmaması. Sinema tarihinde ET diye bir film hiç çekilmemiÅŸ olsaydı bu filmi yere göğe sığdıramazdık. Film adeta, dost canlısı uzaylı konseptinin mucidi “ET”nin robot versiyonu. Bumblebee’nin Charlie ile kurduÄŸu dostluk, bize E.T.’nin çocuklarla kurduÄŸu dostluÄŸu hatırlattı. Yine de bu tarz filmleri, ve özellikle transformers serisini seviyorsanız bu filmi kesinlikle kaçırmayın. Sonuçta, kliÅŸelerle dolu da olsa, sinema tarihinin en iyi bilim kurgu filmlerinden olan ET’ye benzemesi Bumblebee için kötü bir durum deÄŸil. Aslında bir savaÅŸ makinesi olan Bumblebee’nin zaman zaman mutfak robotundan bile daha sevimli hallere girmesi bizi çok eÄŸlendirdi. Filmi beÄŸensek de, gördüğümüz bütün artıları ve eksileri adil bir ÅŸekilde ortaya koymak zorundayız. Aksi durumda filmin kalitesiz bir reklamını yapmaktan öteye geçemeyiz.

Filmin E.T.’ye olan benzerliÄŸi ÅŸaşırtıcı!

Karakterleri genel olarak beÄŸendik. Oyunculuklar da oldukça baÅŸarılıydı. Bu konuda tek eleÅŸtirimiz John Cena’nın canlandırdığı Ajan Burns karakterine olacak ki, B sınıfı amerikan aksiyon filmlerinden çıkıp gelmiÅŸ gibiydi. Aktörün oyunculuÄŸu baÅŸarılı olsa da, canlandırdığı karakter filmin en kliÅŸe karakteriydi.

Bu küçük eleÅŸtirinin ardından yine hoÅŸumuza giden bir noktaya deÄŸinelim. Film bize 2007’de baÅŸlayan son Transformers serisinden çok, 80’li yıllardaki çizgi film serisini anımsattı. Bumblebee giÅŸede baÅŸarılı olursa, ana transformers hikayesi için herÅŸey tersyüz olup yeniden baÅŸlayacak gibi duruyor. Zira Michael Bay’in yönettiÄŸi 5 filmin kronolojisine göre  transformers dünyaya 2007’ye kadar gelmezken, Bumblebee filmine  göre Autobot’lar 1987’de dünyaya varıyor.

Belli ki milyar dolar barajını aşmaya alışan seride, son filmin 600 milyon dolarda kalması, yapımcılarda seriyi yeniden yaratma isteği oluşturmuş. Gerek filmin adı, gerekse de hikayesi, Optimus Prime başta olmak üzere, diğer Autobotlarla ilgili başlangıç hikayelerinin planlandığını ele veriyor.

10 yaş üzeri çocuklar için uygun bulduğumuz filme puanımız şöyle: 7.0

Bu yazıyı paylaşın!

Bir Yorum Ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

error: Copyright © BuMesele.com / İzinsiz kullanılamaz.