“Lykke – Dünyanın En Mutlu İnsanlarının Sırları” Meik Wiking

Kitabın Yazarı: Meik Wiking

Yayınevi: Pegasus Yayınları

Kitap Türü: Kişisel Gelişim

Yayım Yılı: 2018

Sayfa Sayısı: 288

Arka Kapak Bilgisi

Danimarka’nın neden dünyanın en mutlu ülkesi olarak anıldığını anlamak zor değil. İş ile özel yaşamı kusursuz bir dengede tutmaları, ücretsiz iyi eğitim imkânı sunmaları, trenlerinin her zaman vaktinde kalkması bir yana, danimarka’daki evlerde tüm dünyadakine kıyasla daha fazla mum yakılıyor.

Danca karşılığı lykke olan mutluluk hakkında kimse Kopenhag’daki Mutluluk Araştırmaları Enstitüsü’nün CEO’su ve Hygge kitabının yazarı Meik Wiking kadar çok şey biliyor olamaz. Wiking, hayattan keyif almak konusunda Danimarkalılardan öğreneceğimiz çok şey olsa da mutluluk kapılarını açan anahtarların dünyanın dört bir yanına gömülü olduğuna inanıyor.

Bu küçük ama büyüleyici kitapta o anahtarları bulmak için bir hazine avına çıkacağız. Meik Wiking değerli vaktimizi nasıl geçirdiğimizden komşularımızla ilişkilerimize ve akşam yemeği alışkanlıklarımıza kadar pek çok farklı konuda dünyanın dört bir yanından topladığı kanıtları, hikâyeleri ve ipuçlarını bir araya getiriyor. Bu kitap aslında hepimize hayatlarımıza biraz daha lykke katmanın yollarını öğretecek dolu dolu, rengârenk bir rehber.Lykke – Dünyanın En Mutlu İnsanlarının Sırları

“Ikigai” Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı kitabından sonra bir kişisel gelişim kitabı yorumu daha sizlerle. “Hygge” Danimarkalıların Mutluluk Sırrı , “Lagom” İsveçlilerin Dengeli Yaşam Sanatı, kitaplarına bakarken Lykke’yi gördüm. Ülke ülke okuyacağıma dünyadaki insanların sırları neymiş öğreneyim diye Lykke’yi tercih ettim.

Ciltli ve küçük boy bir kitap, 288 sayfa ancak bolca çizimleri olan rahat okunan bir kitap oldu benim için. Okurken verdiği his için bile okunabilir diyebilirim. Mutluluk ile ilgili verdiği sırlar; vay be dedirtmiyor belki ama farklı kültürlerden örnekler verdiği, farklı insanların olaylara bakış açılarını anlattığı için ilgimi çekti.

Mutlu olmak için insanın çaba sarf etmesi gerektiğini görüyoruz kitapta. Yani mutluluğun gelip bizi bulmasını değil de bizim onu bulmamızı tavsiye ediyor. Nasıl mı?

Öncelikle mutluluk kavramını, birlik, para, sağlık, özgürlük, güven ve iyilik alt başlıklarında ele alıyor. Farklı milletlerin alışkanlıklarından, geleneklerinden, mutlu olmak için yaptıkları şeylerden bahsediyor. Sizi mutlu edecek ritüelleri hayatınıza dahil edin. Mesela, Fransızlar gibi yemek yiyin, mumlar yakın, uzun sürede sohbet ederek yemeklerinizi yiyin diyor. Mesela, dijital detoks yapın. Ben bunu biraz mecbur kaldığım için yarım gün kadar yaptım ama inanın faydasını gördüm. Telefonumdan ayrı geçirdiğim yarım gün bile insanda farklı bir hisse neden oluyor. Sürekli elimde tutmak ve bakmak zorunda olduğum bir şey yok ne kadar güzel bir duygu. Fazla hırstan uzak durun, anı biriktirin, sevdiklerinize zaman ayırın, insanlara güvenin, empati yapın…

Evet çok güzel örnekler, ülkeler ile ilgili hiç duymadığım bilgiler, istatistikler okudum kitapta. Hepsi çok güzel ancak okurken keşke de dedirtiyor insana. Keşke bunları uygulayabilsem! Çünkü yazan şeyleri yapmaya kalksam ne kadarını yapabilirim diye düşünüyorsunuz, işte o anda biraz karamsarlık baş gösterebilir. Yine de mümkün olanları yapmaya başlamak bile hiç bir şey yapmamaktan iyidir. Değil mi?

Bir de Türkiye’de olan ve benim bu kitapta okuduktan sonra haberim olan, sokak hayvanlarını doyuran bir sistem olduğunu öğrendim. Güneş enerjisi ile çalışan, çöp atılması ile faaliyete geçen, sokak hayvanlarını doyuran Pugedon geri dönüşüm kutularının varlığını bilmiyordum. Öğrenmiş oldum.

Kitabı tüm okuyanlara mutluluk getirmesi dileğiyle, sevgiler.

Eserde Geçen Satırlardan;

“Mutluluğun anahtarları dünyanın her yerinde gömülü ve onları toplamak bizim görevimiz.”

“Mutluluk farklı insanlar için farklı anlamlar ifade edebilir. Sizin mutluluk algınız farklıdır, bir başka insanınki farklı. Mutlu olup olmadığınıza karar verecek en doğru kişinin siz olduğunuza inanırım.”

“En mutlu ülkeler güçlü topluluk hislerine, en mutu insanlar ihtiyaç duyduklarında güvenebilecekleri birilerine sahip olanlardır.”

“Pek çok şeyde olduğu gibi, bir şeye ne kadar çok sahip olursak o şeyden alacağımız mutluluk o kadar azalır.”

“Eğer bir ülkenin toplam serveti ikiye katlanıyor ama o servetin yüzde 90’ı en zenginlere gidiyorsa buna büyüme denmez.”

“Öncelikle para önemli olmakla birlikte önemli olan tek şey değildir. İkinci olarak, mesele ne kadar paramızın olduğu değil, sahip olduğumuz parayla neler yaptığımızdır.”