“Otuzunda Kadın” Honore de Balzac – BuMesele

“Otuzunda Kadın” Honore de Balzac

Kitabın Yazarı: Honore de Balzac

Yayınevi: Maviçatı Yayınları

Kitap Türü: Roman

Yayım Yılı: 2016

Sayfa Sayısı: 232

Arka Kapak Bilgisi

Yaşamı derin bir sessizlik içinde geçerken, derdinin nedeni gene de kimsenin bilmediği bir şey değildi. Evliydi ama, yine de genç kız gibiydi: en ufak bir bakıştan utanıyordu. Onun için de, kızarmasını önlemek üzere, herkesin karşısına hep şen, gülerekten çıkıyordu: yalancıktan, sevinçliymiş gibi görünüyor, çok iyi olduğunu söylüyor ya da sıkıla sıkıla yalan atarak, sağlığıyla ilgili soruları önlüyordu. Bununla birlikte Bırde, Julienln o güne kadar düşmüş bulunduğu acildi durumun değişmesine bir olayın büyük yardımı dokundu: Bir kızı oldu. Kendi emzirmek istedi. iki yıl, ana bakımının yaratığı canlı uğraşanlar. kaygılı zevkler, yaşamının mutsuzluğunu biraz azalttı. Durum gereğince, kocasıyla odasını ayırmıştı. Doktorlar onun daha da iyi olacağını söylüyorlardı ama bu dayanaksız sözlere inanmıyordu o. Yaşamın artık bir şey ifade etmediği diğer insanlar gibi o da, ölümü mutlu bir son gibi görmeye başladı…

Otuzunda Kadın / Honore de Balzac

Balzac’ın okuduğum ilk eseri. Büyük beklenti ile aldım ancak belki de bu beklenti nedeniyle biraz hayal kırıklığına uğradım. Aslen kitap konusu itibariyle her dönem geçerliliğini koruyan bir kitap. İlk bölümleri daha zor okunsa da sonrası daha kolay ilerliyor.

Julie babasının istemediği bir evlilik yapar. Ancak hayatı boyunca mutsuzluk peşini bırakmaz. Julie, aslında sevmediğini anladığı eşi ile mecburi süren evliliği, yasak aşkı ve çocukları arasında kalan bir kadın. Kendisine olan saygısı nedeniyle yanlış yapmaktan kaçındığı için, mutlu olma ihtimalini dahi düşünmeyen bir kadının, bunalımla, zorluklarla geçen yılları kaleme alınmış.

Kitapta, duygusallığı, kadın ruhunun inceliğini ve fedakârlığını sade bir dille ele alındığını göreceksiniz. Tasvirler yerinde ve başarılı ancak hikayesi nedeniyle oldukça kasvetli bir hava estiriyor.

Eserde Geçen Satırlardan;

“Bu son sözleri öyle bir tavırla söylemişti ki yüreğinin ya tertemiz olduğunu açığa vuruyordu, ya da sırlarla dolu olduğunu.”

“Eskiden erkekler yerine göre ölmesini de bilirlerdi, sevmesini de.”

“Gençlikte zevkler sabahın gün ışımasıdır; yaşlılıkta ise akşamın gün kararması.”

“30 yaşındaki bir kadının ruhundan tedirginlikler, bunalımlar, kararsızlıklar iç içedir.”

“Kadınlar yüceltilmeye pek düşkündürler; öyle de olmalıdır. Çünkü saygı görmediler mi, yok olmuşlar demektir. Onun için, aşktan da ilk istedikleri bu duygudur.”

Bu yazıyı paylaşın!

Bir Yorum Ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

error: Copyright © BuMesele.com / İzinsiz kullanılamaz.