“Uçan Halıların Ayrodinamik Sorunları” Tuna Kiremitçi
Kitabın Yazarı: Tuna Kiremitçi
Yayınevi: April Yayıncılık
Kitap Türü: Roman
Yayım Yılı: 2015
Sayfa Sayısı: 191
Arka Kapak Bilgisi
Hem edebiyat dünyamız hem de dünya edebiyatı adına
tehlikelerle dolu bir roman!
Dünyayı fethedecek bir kitap yazmak uğruna
“Aşk Romanlarının Unutulmaz Yazarı” ile maceraya hazır mısınız?
Batılıların hoşlanacağı bir roman konusu bulmaya?
Anadolu’yu Orhan Pamuk ve Elif Şafak’ın izinde uçan halılarla geçmeye?
Natalie Portman’dan gelen gizemli mesajları çözmeye?
İki ihtiyar gangsterle beraber CIA’den kaçmaya?
Havada uçuşan bıçakların hedefi olmaya?
Tuna Kiremitçi’den çılgın bir oryantalizm ve edebiyat komedisi.
Bildiğiniz gibi değil!
“Bu roman, hayat hikâyesine hapsolmuş bir yazarın kaçış planı…
Ve bize şöyle diyor: Eğer başlangıçta yazma nedenin kendinden kurtulmaksa,
er geç yazdıklarına esir düşersin. Onlardan kaçmak için de… Yazmaya devam edeceksin!”
Hakan Günday
“Peşinen söyleyeyim; bir gün bu romanın filmini yaparsam, Turabi’yi bana oynatırım.”
Ahmet Mümtaz Taylan
Uçan Halıların Ayrodinamik Sorunları / Tuna Kiremitçi
Tuna Kiremitçi’ nin okuduğum sanırım üçüncü kitabı ve diğer kitapları ile hiç alakası olmayan bir tarz. Olay örgüsü daha ilk satırlardan merak uyandırıyor ve sade anlatımı ile çok hızlı okunuyor. Altı çizilecek cümlelerin yer aldığı eser, yalın anlatımı ve farklı sayılabilecek konusu ile keyifle okuduğum hatta en çok beğendiğim kitabı oldu diyebilirim.
‘Aşk romanlarının unutulmaz yazarı’ unvanı ile edebiyat dünyasında adını duyuran yazar Berkay Uysal’ın, dünyayı fethedecek bir roman yazabilmek için girdiği macerayı anlatıyor kitap. Konya, Erzurum, Kars, Van, Diyarbakır güzergahında kaçtığı geçmişi ile seyahat eden Berkay amacına ulaşabiliyor mu acaba?
Tarzını çok yakın bulmadığım bir yazar olmasına rağmen bu kitabını okunabilir buldum. Belki de bu kitapta yazar, Berkay Uysal adı ile kendini anlatmaya çalışmıştır.
Eserde Geçen Satırlardan;
“İstanbul’da Afrikalı açlara herkes acır ama onlardan bahseden romanları kimse okumazdı. İstanbul’da İstanbullu açlardan bahseden romanları da kimse okumazdı.”
“…Şu sefil dünyadaki herkes hikaye dinlemeye bayılır. İstisnası yoktur bunun.”
“Taşınma işi her zaman travmatiktir. Hatta travmalar listesinde ölüm ve ayrılıktan sonra üçüncü sırada gelir. Bu yüzden de ilk ikisine benzeyen duygular uyandır. Neyse ki geçicidir.”
“Onlar yollarını çok önce seçmiş dostum. Her seçim kendi sonucunu er ya da geç doğurur.”
“Bizim kader anlayışımız sizinkinden çok farklı değil. Hepimizi aşan bir gücün varlığına inanmak insanı rahatlatıyor.”
“Kimse kimsenin aslında kim olduğuyla ilgilenmiyor. Sadece hepimiz kendi oyunlarımızı oynuyoruz.”
