Gözlük, Lens ve Lazer Ameliyatı

Bugün televizyonda, ünlü bir göz doktorunun, yaptığı lazer ameliyatları ile ilgili açıklamalarını dinledim. Yaptığı ameliyat sisteminin artılarını ve eksilerini doktor bakışıyla anlattı ancak, bazı kısımlarını eksik bıraktı. Ben de lazer ameliyatı olmak isteyenlere, bundan 9 ay önce olduğum göz ameliyatı ile ilgili deneyimlerimi, ameliyat öncesinde ve sonrasında neler yaşadığımı anlatmak istedim.Lise 2. sınıfa kadar gözlük kullanmayan biri olarak, (-) 0,50 numara ile 16 yaşında gözlükle tanıştım. Ben de artık miyoptum. Numaram çok az gibi görünse de tüm hayatımı etkiler olmuştu görememek. Okulda tahtayı, dışarıda biraz uzaktan insanları bile bulanık görüp ayırt edememek hiç kolay bir durum değildi. Gittiğim ilk doktor, göz numaramın yüksek olmadığını, sadece tahtaya bakarken ve televizyon izlerken gözlüklerimi takmamı onun dışında kullanmama gerek olmadığını söylemişti. Ben de gözlüğü kendime hiç yakıştırmadığım için tabi ki doktoru dinledim. Okul zamanında böyle devam ettim. Lise bitti üniversite bitti yüksek lisans bitti ve ben hep yarım yamalak gözlükle devam ettim. Tabi bu yıllarda numaram (-) 1,25’e kadar çıktı.İş hayatına başladım. 8 yılda 0,75 artan göz numaram işe başladığım ilk yılda 1 numara birden arttı. Gözüm (-) 2,00 ve (-) 2,25 numara oldu. Uzun yıllar kullanmama rağmen, gözlüğe ne alışabildim ne de sevebildim. Evet yakışmıyordu ama kullanımı da rahat değildi. Soğuk ortamdan sıcak ortama girince buğulanıyordu. Gözlüğün etrafından dışarıyı gördüğüm yerler rahatsız ediyordu gibi bir sürü sıkıntı. Artık gözlükten bıkmış biri olarak, 2006 yılında lens kullanmaya başladım. Onun da bir sürü sıkıntısı vardı. Takması ayrı, onu gözünde tutması ayrı dertti. İlk bir ay eziyet gibi geçti. Çok batma yaptı bende. Gözlerim kıpkırmızı oluyordu, yaşlanıyordu derdim bitmiyordu yani. Dedim ki ben bunu kullanmayacağım. Ama o kadar gözlüğe dönesim yok ki. Neyse çok zorladım vazgeçmedim ve sonunda lense alıştım.Sonunda 12 yıl lens kullandıktan sonra lazer ameliyatı olmaya karar verdim. Tabi bu 12 yıl boyunca her lens yenilemesinde doktora gidiyordum. Numaram bazen küçülüyor bazen büyüyordu. Son sene artık durdu, karar verdi nerede kalacağına. Son kararı, (-) 2,25 ve (-) 2,50 oldu. Bir gözümde de 0,50 astigmat çıktı. Uzun yıllar lens kullanımı artık gözlerimi fazlasıyla yormaya ve akşamları dayanılmaz batmalara neden olmaya başlamıştı. Kızarıklıkları söylemiyorum bile.

Lazer olmayı düşünmeye başladım. Karar verene de çevremde bu ameliyatı olanlarla konuştum. Eşim biz tanışmadan önce lazer ameliyatı olmuş. Daha yakın zamanda ablam da oldu. Daha öncesinden iş arkadaşlarımdan seneler önce, daha ilk lazer ameliyatları yapılmaya başlandığında olanlar da memnundu. Bu beni biraz rahatlattı ve cesaretlendirdi. Baya bir düşündüm taşındım, biraz korkaklık var sanırım bende. Adı ameliyat olunca ne kadar kolay olursa olsun insan bir çekiniyor.

Bu ameliyatın türleri var tabi. Lasik ve Lasek gibi iki türünü öğrendim. Eşim lasik ablamsa lasek olan türünü yaptırdı. Bu ikisi arasındaki fark; lasik için, gözün üzerindeki ilk katmanın kesilip kapak gibi açılarak, alt kısmına lazer atımları yapılması, lasek için ise gözün üzerinden törpüleme yöntemi ile perdenin kaldırılması diyebilirim. Lasik daha ağrısız, lasek ise biraz daha ağrılı bir yöntemmiş.

Ameliyatı Türkiye Hastanesinde oldum. Doktorum, Kadir Egemenoğlu’ydu. O kadar rahatlatıcı bir konuşması ve yaklaşımı vardı ki başta çok korkuyor olsam da zamanla biraz daha rahatladım. Muayenede, gözlerimin ölçümleri ve ameliyata uygun olup olmadığı ile ilgili bakılması gerekenler yapıldı. Damlalar, makinedeki ölçümler, retina bölümündeki başka bir takım testlerden sonra doktorum ameliyatı olabileceğimi söyledi. O an hem çok mutlu oldum hem de nasıl olacak diye bir gerildim.

Kararımdan caymadan hemen ameliyat günün alalım dedik ve hemen iki gün sonraya randevuyu aldık. Doktorumun daha iyi olduğunu düşündüğü, ‘lasek’ yöntemine karar verdik. İkisinin de ne olduğunu anlattı. Bu yöntemin biraz daha ağrılı olduğunu ancak göz kapağının açılmaması ve diğer bazı nedenlerden dolayı lasek yöntemini daha iyi bulduğunu söyledi, ben de doktoruma güvendim ve tamam dedim. Lasek yönteminde iyileşme sürecinden sonra göz ameliyatı olunduğu anlaşılamıyormuş. Lasikte ise kesik olduğu için ameliyatlı olup olmadığı anlaşılıyormuş. Siz de düşünüyorsanız sizin için hangisi daha uygunsa ona karar verirsiniz zaten. Ben ‘lasek’ oldum. Bu tür lazerde ameliyatın ve sonrasının nasıl geçtiğini hemen anlatıyorum.

Perşembe günü saat 16.00’da ameliyata girmek üzere hastaneye gittik. Damlalar sıkıldı ve kısa bir süre sonra ameliyat odasına geçtim.Ameliyat iki göz için, toplam 10 dakika sürdü. Operasyon sırasında hiçbir ağrı hissetmedim. Çıkar çıkmaz sadece güneş gözlüklerimi taktım ve eve doğru yola çıktık. İlk bir saat hiçbir ağrı olmadı. Ancak eve geldikten sonra her geçen dakika daha zor geçmeye başladı. Gece uyuyabilmem için hastaneden iki tane ilaç vermişlerdi. Onlar olmasaydı herhalde hiç geçmezdi zaman. O ağrılar başlayınca öyle dayanılmazdı ki anlatamam. Gözlerimi hiç açamadım ilk akşam. Sanki gözlerimin içine bir avuç kum atılmıştı. Çok pişman olmuştum.

Ama ertesi gün, sabah uyanır uyanmaz normalde bulanık gördüğüm her şeyi görebilmek inanılmaz bir mutluluktu. Ağrı ilk güne göre çok azalmıştı. Her geçen saat daha iyi hissediyordum. 3. gün göz kontrolüne gittiğimde muayene sonrası gözüm artık sıfır numaraydı. Doktor kullanmam için iki damla ve bir hap verdi. Onları kullandım, bitirdim.

Asla geçmeyecek gibi hissettiren ağrılar çok kısa zamanda geçmişti. Her şey birkaç gün içinde değişmişti, nasıl ameliyat olurum nasıl geçer nasıl olur diye düşünürken hepsi bitmiş ve görebiliyordum. Eğer lazer olmak istiyorsanız hiç vakit kaybetmeyin ve korkmayın derim.

Ameliyat ile ilgili size verebileceÄŸim tavsiyeler;

• Lens kullanıyorsanız, operasyondan önce lensinizle vedalaşın ve gözlük kullanın. Çünkü ameliyata uygun bulunursanız doktorunuz bir süre lensi bırakmanızı isteyecektir. Ben bir hafta kadar lens takmamıştım. Lens gözünüzde çok kuruluk yapıyorsa belki bu sürenin daha uzun olması gerekebilir,
• Operasyon için saat belirlerken mümkün olan en geç saati seçin. Geç saatte olun ki, daha çabuk gece olsun ve uyku zamanı daha çabuk gelsin 🙂
• Ameliyat sırasında kırmızı bir nokta görüyorsunuz. Tam olarak o noktaya bakmanız çok önemli.
• Ä°lk bir ay özellikle iki hafta banyo yaparken ya da yüzünüzü yıkarken biraz dikkatli olmanız gerek. Gözlerinizi ovuÅŸturmayın ve bastırmayın.

Umarım iyisiyle kötüsüyle anlattığım, lazer ameliyatı öncesi ve sonrası işinize yarar. Şimdiden geçmiş olsun…