Hakan Hatipoğlu mu Fazıl Say mı – BuMesele

Hakan Hatipoğlu mu Fazıl Say mı

Geçtiğimiz ay yeni doğan kızlarına açtıkları instagram sayfasında bebeğin ağzından kendilerine övgü dolu yorumlar yaptıkları için gündeme gelen Hatipoğlu çifti bu ay da yeni bir olay ile gündemde kalmayı sürdürüyor. (Evet son derece komikti bebeğin yaptığı yorumlar. Onlar da rahatsız olmuş olacak ki artık bebeklerinin adından paylaştıkları fotoğraflarda sadece lila bir kalp atıyorlar, yorum yazmaktan vazgeçmiş minik bebekleri 🙂 )

Magazin dünyasında gün geçmiyor ki biri birine bir şey demesin, yeni haberler gündeme gelmesin. Bugünün polemiği de Hakan Hatipoğlu ile Fazıl Say’dan geliyor. Birbiri ile yan yana gelmesi çok şaşırtıcı olan iki isim değil mi sizce de?Tarafların birbirlerine sırasıyla neler yazdıklarını, kendi yorumunuzun oluşması için sizlerle paylaşacağım. Bana garip gelen şey ise böyle bir konuda, birbirinden bu kadar uzak iki sim nasıl oldu da karşı karşıya geldi.

  • Takipçi sayım düştü,
  • Benim de bazen düşüyor.
  • Sen kimsin?
  • Beni yıllardır takip ediyor, nasıl tanımaz beni,
  • Ajitasyon yapma,
  • Ben iyi insanım,
  • Tuhaf ülke kardeşim,
  • Son kez yazıyorum Fazıl Abi.

Bu son günlerdeki polemiğin özeti. Ama Fazıl Say böyle bir konuyu niye dile getirdi, Hakan Hatipoğlu’nu madem ki tanımıyor ne diye bu kadar uzattı da konuyu buralara getirdi bilinmez. Eğer amaç konuşulmaksa başardılar. Ancak onun dışında kariyerine, yaptığı işe, insanların kafalarında oluşturduğu kişiliğe pek de yakışmadı. Hakan Hatipoğlu ise cevap vererek konuyu uzatmış, konuyu biraz farklı yerlere götürse de saygısızlık yapmayarak yine de efendiliğini korudu diyebilirim.

Bir de bu polemikten sonra Fazıl Say’ın giden iki bin takipçisinin yerine 36 bin takipçi daha eklenmiş.  E artık keyfi yerine gelmiştir. Birbirlerini ne dediklerini okuduktan sonra sizler de bu derin konu ile ilgili fikirlerinizi yorum kısmında paylaşabilirsiniz.

Dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say, Instagram sayfasındaki takipçilerinin azaldığını ve bunun nedeninin sayfasında paylaştığı sanat eserleri ilgili fotoğraflar olduğunu söylemiş. Takipçi sayısının 609 binden 607 bine düştüğünü söyleyen Fazıl Say, Instagram sayfasında şu mesajı yayınladı.Fazıl Say; “Sosyal medyaya girdiğimiz 2006 yılından bu yana ilk kez takipçi sayımın azaldığını gördüm. Sebebi; son 7-8 gün içinde resim sanatının 150 başyapıtını sayfamda paylaşmış olmam. Başka bir sebep şu anda yok, bilmediğim bir konu varsa haberdar edin. Yani bir şeyi ‘fazla’ yapmış olduğum için. Fazla olan ise bir sanatçının sayfasında sanat eserleri, tuhaf mı bu?” paylaşımını yapınca, Var Mısın Yok Musun, Survivor gibi yarışma programlarıyla ünlenen Hakan Hatipoğlu “Bende de kandil veya bayram tebriği yazınca oluyor aynısı… Şaka gibi” yorumunu yazınca Fazıl Say hiç durmamış ve cevap vermekte gecikmemiş. “Siz ne işle uğraşıyorsunuz?”

Hakan Hatipoğlu, bunun üzerine instagram’ın hikaye bölümünden yaptığı paylaşımda, “Fazıl Bey’in bu soruyu normalce sorduğunu düşünsem (ki düşünmüyorum) o zaman ‘Beni iki yıldır takip eden biri neden bunu soruyor ki?’ derim. En azından iki yılda hakkımda bir bilgi sahibi olmuştur. Maksadı bana laf atmak ya da iğnelemek ise bir reality showa katıldık diye okuduğumuz okullar, iş hayatımız, sonrasında televizyonda yaptığımız onlarca iş (herşey Survivor değil) böyle bir anda bir cümle ile hafife alınmasın. Belki dünyaca ünlü bir sanatçı değilim ama en azından insanım. Beni dışarıda, çevremde, sokakta tanıyan tanır, bilen bilir. Bu dünyada güzellik saçmak için illa sanatçı olmak gerekmiyor.” demiş.

Fazıl Say; “Biraz düşününce malum, her konuda ajitasyon! ‘Ne işle uğraşıyorsun?’ sorusuna bile ‘Ben iyi insanım, sen kötü insansın’ cevabını patlatıyor, dinamit gibi, gerçek celladının kim olduğunu anlamasına fırsat bile kalmadan magazin medyasının sakız gibi çiğnediği hale gelerek ve herkesi de getirmeye de çalışarak… Bir oyunun içinde oyuna kurban… Yazık… Emin olun elimde olsa bu durumun önüne geçmeye çalışırdım. Merak ediliyorsa son olarak o bahsi geçen TV programlarını ben seyretmedim hayatımda, zaten çok az TV seyrederim. Hatta merak bile etmedim o programları. Bilmiyorum. Doğallığa fırsat olamaması üzücüdür…” Ben 5 yıldır Instagram kullanıyorum, binlerce kişiyi takip ediyorum, bunların içinde tanıdıklarım, bildiklerim de var, belli bir vesileyle eklemiş olduklarım da. Bırakın doğasında işlesin her şey.”

“Tuhaf ülke kardeşim. “Fazla resim paylaştığım için 2000 takipçi kaybettim” diye yazdım, ertesi gün 37 bin takipçi eklendi. Ben resim paylaşmaya devam ediyorum. Bana iyi geliyor, ruhumu temizliyor, hatırlıyorum, öğreniyorum, keşfediyorum, sevdiklerimi de paylaşıyorum, ve bence, bu tarihi bir sergiye dönüşüyor, gördüğü ilgi müthiş, sayılara bakın, yorumlara bakın, bilgi akışına, ironik karşılaştırmalara bakın, kocaman teşekkür ederim hepinize. İnstagram’ın sahte hesapları temizlediği bir dönemmiş, o yüzden herkesin takipçi sayısı azaldı deniliyor. Mümkün ve mantıklı. Şu da bir gerçek; benim sayfamda, resimler yüzünden, küçük bir oranda da olsa tepkiler vardı, bu aykırı durumu istemeyenler de vardı. O yüzden hak veriyorum ama , kesin bir şey diyemiyorum. Ben beş yıldır instagram kullanıyorum, binlerce kişiyi takip ediyorum, bunların içinde tanıdıklarım, bildiklerim de var, belli bir vesileyle eklemiş olduklarım da. Bırakın doğasında işlesin her şey. Biraz düşününce, malum, her konuda ajitasyon. ‘Ne işle uğraşıyorsun?’ sorusuna bile ‘Ben iyi insanım sen kötü insansın’ cevabını patlatıyor, dinamit gibi, gerçek celladının kim olduğunu anlamasına fırsat bile kalmadan magazin medyasının sakız gibi çiğnediği hale gelerek, ve herkesi de getirmeye de çalışarak bir oyunun içinde oyuna kurban. Yazık. Emin olun , elimde olsa bu durumun önüne geçmeye çalışırdım. Merak ediliyorsa; son olarak, o bahsi geçen televizyon programlarını ben seyretmedim hayatımda, zaten çok az televizyon seyrederim. Hatta, Merak bile etmedim o programları.Bilmiyorum. Doğallığa fırsat olamaması üzücüdür.”

Hakan Hatioplu, instagram hesabının hikaye kısmından yaptığı açıklamada,”Sevgili Fazıl abi, öncelikle son kez yazıyorum amacım konuyu uzatmak değil. Siz bana “Seni tanımıyorum” demişsiniz ama beni takip ediyorsunuz. Ben sizi sanatınız için takip ediyorum, peki siz beni ne için takip ediyorsunuz fotoğraflarımı beğeniyorsunuz. İşte bu nedenle tanımadığınızı söylemeniz bana son açıklamada vurguladığınız gibi doğal gelmedi. Yani siz doğal olsaydınız ben zaten olurdum. Sizinki bir sanat yani bir yetenek. Benim doğuştan bir yeteneğim yok. Sanatçı değilim. İkna kabiliyetim iyidir, insan ilişkilerim kuvvetlidir, fikir üretirim kolaylıkla, ülkemi bayrağımı çok severim, doğayı ve hayvanları severim, insan ayırmam. Aileme çok bağlıyım, iyi eğitim aldım. En büyük gururum bunlar. Üniversite bitince 2002 yılında ikisi Türk biri Amerikan üç reklam ajansında çalıştım ve sonrasında ise 2007 yılında kendi işimi kurdum. 2009 yılında ise televizyona bir yarışma sayesinde girip burada ayakta durmaya çalıştım. 10 yıl olmuş tamı tamına. Hiçbir zaman kirli magazin figürü olmadığım ve kimseye saygısızlık etmediğim için 10 yıldır bu sektördeyim. Acun abi ile organik bir bağımız var abi-kardeş gibi. O bir proje olduğunda beni düşünürse, şartlar da bana uygunsa kabul eder çalışırım. Dünyada çalışması en kolay ve en keyifli ekip. Zevk duyuyorum her işlerinde olmaktan. Bunun dışında bir belgesel çektim kendi içeriğimle eski bir televizyoncu abimle, iki farklı kanalda yarışma sundum, 100 bölüm spor programı hazırladım ve sundum. Bir kaç reklamda oynadım. İki dizide iki filmde oynadım. İzlemediğin ama benim hayatıma manen de çok şey katan o yarışmalardan bahsetmek istemiyorum. Aslında ben de birçok insan gibi belgesel izlerim, bir de Alaska’daki evleri. Onun dışında yuva kurdum evlendim, Allah’a şükür çocuk sahibi oldum. Ve inan şimdi çok mutluyum. Her şeyden önemlisi 25 yıl profesyonel spor yaptım. 20 sene Türkiye Milli takımında yer aldım. Yaklaşık 400 milli maça çıktım. 2013 Mersin Akdeniz Oyunları ile de milli takıma ve spora veda ettim. 46 ülke gezdim ülkemi temsil ettim. Aslında sizin vesilenizle bu yazdıklarımı size değil linç için hazır bekleyen, sosyal medyada espri yapmak, dikkat çekmek ve de daha çok kişiden beğeni görmek için gerekirse her şaklabanlığı yapabilecek o kayıp gençlere yazdım. Başka resim ve isimlerin arkasına sığınarak ona buna laf etmeyi kendine iş gören, fuzuli insanlara.Yarın hadi deseler Survivor’a, ya da bir diziye kapak atmak için hazır kıta bekleyenlere. Alaçatı meselesine gelince, dinlediğimde çok üzülmüştüm anlattığımdan daha detaylı bir olay aslında. Duyduktan üç gün sonra anneniz rahmetli olduğunda taziyelerimi size sosyal medyadan iletmiştim. Ağustos sonlarıydı, yorum duruyordur. Tekrar Allah rahmet eylesin. Aklımın ucunda kalınca bu olaydan bahsettim yanlış bulduğum için, doğal bir şekilde. Benim yaptıklarım yukarıda yazanlar ama emin olun fazlasını yapacağım bundan sonra. Size ve sanatınıza saygım sonsuz. Umarım bir gün karşılaşma fırsatımız olur” ifadelerini kullandı.

Bu yazıyı paylaşın!

Bir Yorum Ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

error: Copyright © BuMesele.com / İzinsiz kullanılamaz.