“CRAZY RICH ASIANS” – Film Eleştirisi

Son izlediğimiz filmlerden biri “Crazy Rich Asians”. Film biter bitmez, artısı ve eksisiyle sizlere anlatmak için hemen klavye başına geçtik.

Filmin yapımcılarının aklından geçenleri sıralayalım: “klasik zengin oğlan-fakir kız hikayesini aldık, reforme ettik, başrollerine Asyalı oyuncuları yerleştirdik, mekan olarak da Singapur’u seçtik ve böylece romantik komedi türüne yeni bir soluk getirdik.”

Haklı oldukları noktalar var. Özellikle bir Amerikan romantik komedi filminde Asyalı oyuncuların başrolde olması hoş bir detaydı. Filmdeki Singapur görüntülerinin güzelliğine ve ekrana gelen Singapur yemeklerinin merak uyandırıcılığına değinmeden geçemeyiz. Bu film kafa yormadan birkaç keyifli saat geçirmek isteyen izleyiciler için oldukça doğru bir tercih. Filmin sonunda “fakir ama gururlu Yaşar usta” tadında bir mesaj da sizleri bekliyor.Şimdi gelelim fasulyenin faydalarına…

“Crazy Rich Asians” özünde, asırlardır yeniden yorumlanarak karşımıza çıkarılan Sindirella hikayesinin bir başka versiyonu. Singapur’un Emlak zengini bir ailesinin veliahtı olan Nick, masaldaki prensin profiline oldukça uyuyor.

Ancak kız arkadaşı olarak karşımıza çıkan ve New York üniversitesinde ekonomi profesörü olan Rachel, klasik Sindirella profiline biraz ters. Bu farklılık, bir yandan filmin pozitif eleştiriler almasını sağlarken, diğer yandan, hikayedeki bazı mantık hatalarının kaynağı haline geliyor. Klasik fakir kız görünümünün dışına çıkılması olumlu, ancak karakterin hikayede başına gelenler, çizilen bu farklı portreye çok da uyumlu değil.

Damadın ailesi ne kadar zengin olursa olsun, kariyerli ve ekonomi profesörü olmuş bir gelin adayına bu derece tavır alıp burun kıvırmaları pek inandırıcı gelmedi.

Hiç inandırıcı gelmeyen bir diğer nokta; en ufak bir dedikodunun, internet ve sosyal medya üzerinden, dakikalar içerisinde Singapur’a varışını yansıtan bir hikayede, bu aşk hikayesindeki kadın karakterin sevgilisinin çok zengin olduğundan haberi olmaması. Bizce bu, filmin hikayesinde görmezden gelinmesi en zor kara delik. Bu devirde herhangi iki sevgiliden birinin, diğerinin sosyal medya profillerinden, takipçi sayılarından veya ailesinin durumundan bu denli habersiz olması imkansız.

Yazının başında da biraz değindik. Singapur görüntüleri, üst tabakanın yaşadığı sosyal hayat, yaptıkları partiler ve yedikleri yemekler o kadar renkli yansıtılıyor ki, bir noktadan sonra ister istemez bir zenginlik güzellemesine dönüşüyor. Tüketim kültürünü gözümüze sokan bu algı bombardımanı bir süre sonra rahatsızlık verici noktaya geliyor.

Son olarak, filmin giriş sahnesi hem hikaye açısından çok elzem değil, hem de inandırıcılık yönünden zayıf olan bir diğer sahne. Belli ki filmin ana karakterinin ne kadar zengin olduğunu ifade etmek amacıyla filme yerleştirilmiş. Ancak filmin geri kalanı bunu o kadar iyi anlatıyor ki bu sahne gereksiz hale geliyor.

Crazy Rich Asians için bizim puanımız 10 üzerinden 6,5