Gelmiş geçmiş en zor oyun? Macera Adası (Adventure Island, NES / Famicom – 1986)
|İşte yaptım! Hudson Soft’un Nintendo’nun NES (Japonya’da Famicom) konsolu için geliştirdiği Adventure Island (Macera Adası) adlı oyununu tüm zamanların en zor oyunu ilan ettim. (Oyun Türkiye’de “Islander” olarak da biliniyor)
Tamam, şimdi sakin olun ve klavyenizi yavaşça yere bırakın, çünkü birazdan neden böyle düşündüğümü sebepleriyle açıklayacağım!
Yine aynı konsol için geliştirilmiş olan “Battletoads”, “Ninja Gaiden”, “Teenage Mutant Ninja Turtles” ve zorluğuyla nam salmış “Silver Surfer” gibi oyunlardan haberim var ve her birinin bir çok diğer NES oyunu gibi (Nintendo Entertainment System) çok zor oyunlar olduğunun farkındayım. Eğer en zor NES oyunları hakkında bir liste yapıyor olsaydım, şüphesiz hepsi listeye girerdi.

Ayrıca, bahsi geçen oyunlardan Silver Surfer muhtemelen en zor oyun olsa da, oynanışı o kadar absürt ki oyunun zor değil, bozuk olduğunu düşünüyorum. Şunu bir açıklığa kavuşturalım: Bütün NES oyunları modern oyunlarla kıyasladığında oldukça zordur, ta ki oyunun şablonunu ezberleyene kadar. Sözünü ettiğim oyunların zor olarak kabul edilmesinin en önemli nedeni diğer bir çok NES oyununa göre ezberlenmesi ve geçilmesi daha zor şablonlara sahip olmalarıdır. Lakin Adventure Island’ta öyle bir sekans var ki, çok iyi ezberlense bile geçilmesi oldukça zor. Bu konuyu birazdan detaylandıracağım!

Günümüzde en zor oyun onurunu Dark Souls’a vermenin modern oyun severler arasında bir trend olduğunun farkındayım. Oyunların elimizden tutup bize baştan sona yol gösterdiği bir dönemde Dark Souls kesinlikle zorluk derecesi ile öne çıkıyor ve burada adının zikredilmesini hakediyor.
Herşey bir yana, yazımıza konu olan oyun, aşamamızı kaydetme şansımızın olmadığı ve bunun gayet normal karşılandığı bir dönemden geliyor.

İlk bakışta, Adventure Island neşeli ve kolay bir platform oyunu gibi duruyor. Oyunun büyük bir kısmı için bu çok da yanlış bir değerlendirme sayılmaz. Oyun, 8 ana bölgeye yayılmış 32 bölümden oluşuyor (Merhaba Super Mario Bros!)
İlk 6 bölge (aşağı yukarı 24 bölüm) pek de sorun teşkil etmiyor. Ancak 7’nci bölgeye ulaştığımızda herşey birden ilginçleşmeye başlıyor. Bu noktadan itibaren, sayıları durmadan artan düşmanlara karşı dikkatli olmanın yanında, yolda karşınıza çıkan meyvelerden toplayabildiğiniz kadar toplamanız gerekiyor. Yeterince meyve toplayamamanız durumunda ise ölümünüz garanti hale geliyor. Artık zamana karşı durmadan koşmalı ve meyveler için de sürekli zıplamalısınız. Manzarayı seyretmek için vaktiniz yok. Oyunu bitirmek için sadece 3 hakkınız var ve dokunduğunuz her düşman ani ölüm demek.
Eğer ilk bölümün sonlarına gizlenmiş olan arıyı bulamazsanız, canlarınız bittiğinde (konsolu kapatana kadar kullanabileceğiniz) “devam” opsiyonunuz olmayacak. Ve güvenin bana, eğer bu oyunu orjinal NES / Famicom konsolunda oynuyorsanız, oyunu bitirme konusunda en ufak bir umut sahibi olabilmek için o arıya ihtiyacınız var.
Arıyı alsanız bile oyunu bitirme şansınız neredeyse yok denecek kadar azken, onsuz devam etmeyi düşünmeyin bile.

Oyunda her ana bölge için bir tane olmak üzere, toplam 8 tane bölüm sonu canavarı var. Hepsi birbirine çok benzediğinden, yolunu öğrendiğinizde alt edilmeleri oldukça kolay.
Dürüst olmak gerekirse, yeterli pratik ve şablon ezberi ile oyunun çok büyük bir kısmını rahatlıkla geçebilirsiniz. Hatta “bölge 8-3″e kadar oyunun gayet adil olduğunu da söyleyebilirim. O noktaya gelene kadar düşüncem “Evet zor, fakat TMNT, Battletoads yada Ninja Gaiden’dan daha mı zor? Muhtemelen hayır!” şeklindeydi.
Bana “bence bu tüm zamanların en zor oyunu” cümlesini kurduran an, 8’inci bölgenin 3’üncü bölümünün sonundaki zıplama sekansıdır. Eğer bu oyun tüm zamanların en zor oyunu değilse, bu durumda o “bir yandan düşen blokların üzerinden zıplaya zıplaya koşarken, diğer yandan yaklaşan yarasaları vurmak zorunda olduğunuz” sahne, tüm zamanların en zor yana kaydırmalı platform oyunu sahnesidir! Bu sahnede yarasaları vururken hızlı koşmanız gerekiyor ve NES kolunda yarasaları vurmak için kullandığınız “B” düğmesi, aynı zamanda hızlı koşmak için de kullanacağınız düğme. Yani tek bir tuşu aynı anda iki hareketi yapmak için kullanmanız gerekiyor.
NES oyun kolunun pek ergonomik olmadığını da hesaba katarsak, oyunu bitirseniz de bitirmeseniz de, bölge 8-3’ün sonundaki bu zıplama sekansı parmaklarınızı kesinlikle yoracaktır. Ben bu oyunu sayısız denemeden sonra sadece bir kez bitirebildim. Belki retro oyun becerilerinize bağlı olarak size daha kolay gelebilir, yada yüzlerce kez denemek zorunda kalabilirsiniz.
Eğer olur da bitirmeyi başarırsanız, bir daha asla dokunmak istemeyeceğinize eminim.
Zor oyunları seviyorsanız Adventure Island tam size göre. Daha rahatlatıcı ve sizi yormayacak oyun tecrübelerinden keyif alıyorsanız, başka taraflara yönelin!
Peki size göre gelmiş geçmiş en zor oyun hangisi? Düşüncelerinizi bizimle paylaşmak isterseniz yorum bırakabilirsiniz.
Anlattığın oyunu 30 sene evvel 32 bölüm 8 boss bitirdim ve ilk kez tinanın sonunda çiktığını gördüm. Oyun evet nes konsolunun en zorlu oyunlarından biriydi. Fakat daha ilk bölümün sonunda 1-1 de gizli bir sinek var ve sana sonsuz devam hakkı sağlıyordu. İnat ederek bitirmistim. Sana şunu söyleyebilirim ki nes konsolunda beni bu oyundan daha fazla zorlayan mission impossible oyunu vardı. Nes oyunlarının çoğunu oynadım ve oynadıgım bitebilen oyunları bitirdim ćocukken. Uzun olması ve stratejik olarak Dragon quest 1-4 ve Final fantasy 1-4 de nes konsolunda daha zordur. Adventure island dan daha zorlarını aklıma gelenleri sıralayım sana İndiana jones lost adventure diye 1989 yapımı bir oyun vardı asla bitiremezsin, super monaka gp2, battle tank bunlar daha zor. Mission impossible ise en zoru. Nes konsoluna ilgin hala varsa dene derim. 30 sene önce ben bunları inatla bitirdim.