Nihan Kaya “Bütün Çocuklar İyidir” Kitap Yorumu
Kitabın Yazarı: Nihan Kaya
Yayınevi: İthaki Yayınları
Kitap Türü: Annelik-Babalık-Aile
Yayım Yılı: 2019
Sayfa Sayısı: 68
Arka Kapak Bilgisi
Bu kitap, hem çocuklar hem yetişkinler için yazıldı. İster çocuk olalım ister yetişkin, hepimizin içinde anne, baba, çocuk var ve sıkıntılarımızın tamamı, içimizdeki anne-babanın içimizdeki çocuğu ezmesinden kaynaklanıyor. Bunu düzeltebilmenin tek yolu, çocuklara dair ön yargılarımızı değiştirmek.
Bütün Çocuklar İyidir, İyi Aile Yoktur ile başlayan üçlemenin sonuncu kitabı. Kötü çocuk yoktur. Bir çocuk bizim “kötü” dediğimiz bir davranış sergiliyorsa eğer, bu, ona yanlış davranıldığı içindir. “Kötü” denilen davranışlar, aslında çocuğun yardım çağrısıdır.
Bütün çocuklar iyidir. İçimizdeki çocuk da iyi. Çocuğun iyi olduğunu anlayabilirsek, biz de ona daha iyi anne-babalık edebiliriz. Böylece, çocuğun “kötü”, “yanlış”, “sorunlu” gibi tabirlerle anılan davranış biçimlerine ihtiyacı kalmaz.
İçimizdeki çocuk anlaşılmayı, yardım çağrısının duyulmasını bekliyor. Onu duyabilmeyi öğrenebildiğimizde kendimize doğru anne-babalık etmesini de öğreneceğiz ve o zaman kendiliğinden sorunlarını çözen, haklarını savunabilen bir insana dönüşeceğiz.Bütün Çocuklar İyidir / Nihan Kaya
‘Ben Çocuğum’ haykırışı ile başlayan, üçleme kitap serisinin son kitabıdır ‘Bütün Çocuklar İyidir’.
Üç kitap da çok farklı hisler oluşturdu bende. İlk kitap olan ‘İyi Aile Yoktur’ güzel başlamıştı ancak sonrasında ağırlaşmaya başlamıştı. Bunun nedeni kitap yorumunda da söylemiştim, yazarın haklı tespitleriydi. Ancak bunları söyleyiş ve aktarım tarzı biraz olağanın, alışılmışın dışındaydı. Belki de bu nedenle biraz sivri ve ters geliyordu okuduklarım.
Sonrasında ikinci kitap olan ‘İyi Toplum Yoktur’u okudum. Orada yazarın diline bir nebze de olsa alışmış olmak kitabı biraz daha rahat okumama, anlatım tarzı aynı olsa da anlattığı konular ile ilgili verdiği örnekler daha anlaşılır ve kabul edilebilir hale geldi benim için.
Ancak tüm bunlara rağmen maalesef ‘Bütün Çocuklar İyidir’ benim için biraz hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Kolay ve hızlı okunması, yazım dilinin çocukların anlayabileceği bir şekilde olduğu yorumlarına katılıyor olsam da doğru anlaşılabileceğinden pek emin değilim, özellikle çocuklar açısından. Sonuçta her yetişkin bir dönem bir çocuktu ve bu kitapta çocukluk zamanımızda başımıza gelen birçok şeyin nasıl yanlış olduğunu sert bir dille dile getirilmiş. Örnekler güzel ancak dili biraz rahatsız etti beni.
Bazen haklı olsak da bunu söyleyiş tarzımız bizi haksız duruma düşürebilir. Bu kitap serisinde de genel olarak vardığım kanı, yazarın değindiği konuların çok hassas, fikirlerinin ve tespitlerinin oldukça yerinde ancak anlatım ve ifade biçimin çokça sert olduğudur. Bu tarz bir yazım dili yazarı yer yer sevimsiz, çok bilmiş ve insanların yaptığı her şeyi eleştiren, doğruları da sadece kendisinin bildiği gibi bir hava yaratıyor. Doğru bulduğum örnekler bile söyleniş şekli nedeniyle insanı rahatsız hale gelmiş.
Sizler de okuduysanız düşüncelerinizi paylaşmayı unutmayın. İyi okumalar dilerim.
Eserde Geçen Satırlardan;
“Çocuklar, anne-babalarından ayrı insanlardır. Anne-babalarının sevdiği bir şeyi sevmeyebilir, anne-babaların sevmediği bir şeyi sevebilirler.”
“Evdeki her bireyin ayrı bir hayatı olduğunu görmek ve kabul etmek, bu gerçeğe saygı göstermek, ortak aile hayatını daha güçlü kılıyor.”
“Bir insan kendisini bir başka insanın yanında ondan daha güçsüz, çaresiz, daha az hak sahibi hissediyorsa, bu, orada bir sorun olduğunun kanıtı.”
“Bazen, bizden istenen şeye karşı çıkarız; buna rağmen içimizde itaat duygusu vardır ve bizden istenen şeyi yapmadığımız için bir yandan da suçluluk duyarız. Suçluluk duyduğumuzda, davranışımızın birini incitip incitmediğine bakalım.”
“Eğer biri bizi eleştiriyorsa ama biz onu eleştirmiyorsak, eğer biri bize öfkeleniyorsa ama bizim ona öfkelenmemize izin verilmiyorsa, orda itaat vardır. İtaat, saygının aksine, sağlıksız bir durumdur. Saygı, karşımızdaki kişinin istediğini hissetme, istediğini sevme ve sevmeme, dilediğini düşünme ve düşünmeme hakkına saygı duymayı içerir. ”
“Şunun şöyle olması gerekiyor. Yoksa çok kötü olur!” düşüncesini aklımızdan çıkarırsak, yapılacak şeyi daha kolay yaparız. ”
İlgili Yazılar
-
“Hanımların Dikkatine” Seray Şahiner
Yorum yapılmamış | Eki 15, 2019
-
Eylül 2016 En Çok Satan 10 Kitap
Yorum yapılmamış | Eyl 30, 2016
-
Şermin Yaşar “Göçüp Gidenler Koleksiyoncusu” Kitap Yorumu
Yorum yapılmamış | Nis 24, 2020
-
“Acemi Eğitimi” Can Kozanoğlu
Yorum yapılmamış | Ağu 19, 2019