Bilmeniz Gereken Gerçekler! – “Don’t Look Up”ı bir de Böyle İzleyin
Son günlerin en çok konuşulan filmi “Don’t Look Up” bir kuyrukluyıldızın dünyaya çarpacağının fark edilmesi sonrası gelişen olayları konu ediyor. Film aslında uzaydan gelen bir gök cisminin dünyaya çarpmasını konu eden ilk film olmasa da, bu konuyu elle tutulur bir sosyal ve politik eleştiriye çevirebilmesi sayesinde, 90’lı yılların sonunda çekilen “Derin Darbe” ve “Armageddon” gibi filmlere göre öne çıkıyor. Zira bahsettiğimiz iki film son derece vasat filmler olmalarının yanı sıra bilimsel olarak da tutarlı olmaktan çok uzak yapımlardı. Oldukça büyük bir gök cisminin dünyaya çarpışını izlediğimiz “Derin Darbe”, dönemin görsel efektlerini yansıtan bir teknoloji demosu niteliğindeydi. Filmde yansıtılan yıkım ise böyle bir felaket gerçekten gerçekleşecek olsa, yaşanacakların yanında son derece iyimser kalıyordu. “Armageddon” ise beyninizi kapatarak izlemek şartıyla son derece keyifli bir yapımdı. Bir grup sondajcının dünyada astronot kalmamış gibi, Asteroid’i delip içine nükleer bomba yerleştirme göreviyle uzaya gönderilmesi, neresinden tutsak serin bir hikayeydi.
Neyse konumuz eski absürt göktaşı filmleri değil. “Don’t Look Up” dünyamıza çarpacak göktaşı ya da kuyrukluyıldız filmleri söz konusu olduğunda hem sinematik olarak, hem de bilimsel olarak şimdiye kadar yapılmış en iyi film diyebiliriz. Filmin kuyrukluyıldızı bir metafor olarak kullanarak günümüz dünyasına siyasi ve sosyolojik bir eleştiri yönelttiğini an itibarıyla duymayan kalmamıştır. Bizim de bu konuda söyleyeceklerimiz olacak ama önce filmi henüz izlememiş olanların filmden daha fazla keyif almasını sağlayacak bazı bilgileri sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Hollywood’un zaman zaman dünyaya çarpma ihtimali olan asteroid veya kuyrukluyıldızları filmlerine konu etmesi sebepsiz değil. Bu videoyu izleyen bir çok kişi bu gibi konuların fanteziden ibaret olduğunu düşünebilir ama iş çoğunluğun kavrayabildiğinden daha ciddi. Sonuçta, 165 milyon yıl hüküm sürdükten sonra, dinozorların bir anda yeryüzünden silinip gitmesine sebep olacak kadar büyük bir tehlikeden söz ediyoruz. 66 milyon yıl önce dünyaya çarparak dinozorları yok eden gök cisminin bir benzerinin, yakın gelecekte dünyaya çarpma olasılığı düşük olsa da ihtimal dahilinde olan bir olay. Hollywood bu durumu filmlerine senaryo malzemesi sağlayacak bir fırsat olarak görse de, bilim insanları olası bir asteroid ya da kuyrukluyıldız çarpışmasını önceden tahmin edebilmek için harıl harıl çalışmaya devam ediyorlar.
Gece gökyüzünde parıldayan yıldızlara ve aya baktığınızda pek çoğunuzun içinin huzurla dolduğuna eminiz. İlk bakışta oldukça huzurlu ve durağan gibi görünen evren, aslında oldukça şiddet dolu bir yer. Cosmos dergisinde bahsedilen bir araştırmaya göre dünyamıza günde 17, yılda ise irili ufaklı yaklaşık 6100 göktaşı isabet ediyor. Bu göktaşlarının çok büyük bir kısmı denizlere ve kırsal alanlara düştüğünden insanlar tarafından fark edilip rapor edilmeleri nadiren gerçekleşiyor. Ayrıca insanlar dünyanın toplam alanının sadece 1000’de 1’ini kapladığından kafamıza meteor düşme ihtimali oldukça düşük. Ancak bu ihtimal tamamen sıfır değil. Bu konuda kayda geçen ilk olay 1954 yılında ABD’de Ann Hodges adlı kadının başına gelmiş. Çatısını delip geçen meteor parçası, evdeki büyük radyodan sekerek kadının kalçasına isabet etmiş. Ann Hodges şansının yardımıyla bu olaydan sağ kurtulmuş ancak tarihte üzerine hiç umulmadık bir anda gök cismi düşüp ölen insanlar da mevcut. Boyutu büyük de olsa, küçük de olsa dünya dışı gök cisimleri hem bütün insanlık, hem de tek tek hepimiz için bir tehdit.
İşte “Don’t Look Up” Leonardo DiCaprio ve Jennifer Lawrence’ın canlandırdığı iki bilim insanının, dünyadaki yaşamı bitirebilecek boyutlarda bir kuyrukluyıldızı fark etmeleri ile başlıyor. Videonun başında bahsettiğimiz felaket filmlerinin aksine, burada konu işin aksiyonu veya kuyrukluyıldızın nasıl durdurulacağı değil. Yaşanacak yıkımı öğrendiğinde kafasını kuma gömmeyi tercih eden yozlaşmış bir Amerikan başkanını canlandıran Meryl Streep, böyle ciddi bir olay karşısında bile ancak politik çıkarları ile örtüştüğü zaman harekete geçiyor. Film, tam bir dişi Trump portresi çizen Meryl Streep’ten ziyade, asıl tehlikenin onu oylarıyla başkan yapan “düz dünyacı” kitle ve 3 maymunu oynayan medya olduğunu son derece başarılı bir şekilde yansıtıyor.
Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu düşünürsek filmin ülkemizde bu kadar ilgi görmesi hiç şaşırtıcı değil. Tabi “Don’t Look Up” sadece Türkiye için değil, tüm insanlık için bir eleştiri niteliğinde. Filmde kuyrukluyıldızı görmezden gelenler, her yerde karşımıza çıkan aşı karşıtlarını, düz dünyacıları, iklim değişikliğini reddedenleri, evrim inkarcılarını, oylarıyla olabilecek en kötü tercihi yapanları ve yalanlarla çok kolay manipüle olan bütün kitleleri temsil ediyorlar.
Umuyoruz başta Türkiye olmak üzere, bütün dünyada aklın galip geleceği güzel günler düşündüğümüzden daha yakındır.
Eğer filmi izlediyseniz, sizler de düşüncelerinizi yorum kısmında bizlerle paylaşın. Henüz izlemediyseniz “Don’t Look Up” şu sıralar size tavsiye edebileceğimiz en iyi filmlerden biri.
Videolarımızı izlediğiniz ve yorumlarınızı paylaştığınız için teşekkürler. Kanala abone olduğunuzda yayınladığımız videolardan anında haberdar olmak için bildirim ziline tıklamayı, ayrıca Youtube uygulama ayarlarından bildirimlere izin vermeyi unutmayın. Yeni videolarda görüşmek üzere. Hoşça kalın!
