2019 yılında Edinburgh Fringe Tiyatro Festivali’nin en iyi oyunları arasında yer alan Timsah Ateşi, Mehmet Ergen’in yönetmenliğinde Türk tiyatro severler ile buluştu. İrlandalı oyun yazarı Meghan Tyler’ın kaleminden çıkan, Türkçe’ye Zeynep Anacan tarafından çevrilen oyun,
Videomuza geçmeden önce hatırlatalım; bu linke tıklayarak “En İyi Survivor Şampiyonları” izleyici favorileri anketimizde oy kullanabilirsiniz. Sizlerin oylarıyla belirlenecek olan sıralamayı anket kapandıktan sonra kanalımızda bir video ile paylaşacağız.
2022 Altın Küre Ödüllerinin kazananları açıklandı. Yıllardır Oscar’ın habercisi olarak anılan “Altın Küre Ödül Töreni” bu sene tartışmaların odağında yer alması sebebiyle televizyonda yayınlanmadı. Kazananların sadece “Hollywood Yabancı
Son günlerin en çok konuşulan filmi “Don’t Look Up” bir kuyrukluyıldızın dünyaya çarpacağının fark edilmesi sonrası gelişen olayları konu ediyor. Film aslında uzaydan gelen bir gök cisminin dünyaya
Yepyeni bir Eurovision sezonuna hoş geldiniz. Sizi bilmiyoruz ama biz Eurovision heyecanını çok özledik. Siz de Eurovision’u özleyenlerdenseniz yorum kısmında bir yoklama alalım 😉 2018’den beri olduğu gibi
2022 Altın Küre Ödüllerinin adayları 13 Aralık 2021 tarihinde belli oldu. Ödüller 9 Ocak 2022 tarihinde sahiplerini bulacak. Sizi fazla merakta bırakmadan işte karşınızda tüm kategorilerdeki adaylar.
Oscar’a giden yolda en önemli ödüllerden biri olan “Eleştirmenlerin Seçimi Ödülleri”(Critics’ Choice Awards) için adaylar 13 Aralık 2021 tarihinde belli oldu. En iyi film kategorisinde aday olan filmler
Altın Kelebek Ödülleri televizyon ve müzik dünyasının önemli isimlerinin bir araya geldiği törenle sahiplerini buldu. 40 kategoride dağıtılan ödüllerin yanı sıra, Ahsen Eroğlu, Cemre Baysel ve Melis Sezen
Son yıllarda Can Yaman, Kerem Bürsin, Hande Erçel gibi oyuncuların boy gösterdiği; “Erkenci Kuş” ve “Sen Çal Kapımı” gibi dizilerin popüler olduğu televizyon dünyamızda bir zamanlar Güney Amerika
“Başarıyla Filme çekilmesi neredeyse imkansız!” Videomuza konu olan filmin, uyarlandığı roman hakkında sıkça dile getirilen bir ifade bu. Aslında 70’lerde Alejandro Jodorowsky‘nin büyüyen yapım masrafları yüzünden vazgeçmek zorunda kaldığı film, 1984’te